Bankacılık sektörünün kredi hacmi de geçen hafta 75 milyar lira artarak 10 trilyon 424 milyar 761 milyon liraya yükseldi. Tüketici kredileri tutarı, 1 Eylül itibarıyla 4 milyar 351 milyon lira artışla 1 trilyon 438 milyar 525 milyon liraya yükseldi. Söz konusu kredilerin 447 milyar 669 milyon lirası konut, 87 milyar 447 milyon lirası taşıt ve 903 milyar 409 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Taksitli ticari kredilerin tutarı ise 2 milyar 507 milyon lira artarak 1 trilyon 208 milyar 805 milyon liraya yükseldi. Faiz oranlarının yükselmesinin nedenleri Faiz oranlarının yükselmesinin temel nedeni, Türkiye'nin yüksek enflasyonla mücadele etmesidir. Enflasyonu düşürmek için Merkez Bankası'nın faizleri artırması gerekiyor. Faiz oranlarının yükselmesinin bir diğer nedeni ise, Türkiye'nin dış finansman ihtiyacının artmasıdır. Döviz kurlarında yaşanan artışlar nedeniyle, Türkiye'nin dış finansmana daha fazla ihtiyacı bulunuyor. Bu nedenle, bankalar kredi verirken daha yüksek faiz talep ediyor. Faiz oranlarının yükselmesinin etkileri Faiz oranlarının yükselmesi, tüketicilerin ve işletmelerin kredi çekmesini zorlaştırıyor. Bu da, ekonomik büyümeyi olumsuz yönde etkileyebilir. Faiz oranlarının yükselmesi, konut ve taşıt gibi yatırımların da maliyetini artıracak. Bu da, bu yatırımların azalmasına neden olabilir. Faiz oranlarının yükselmesi, tasarrufların da azalmasına neden olabilir. Çünkü, insanlar daha yüksek faiz getirisi elde edebilecekleri yatırım araçlarını tercih edecekler.